Ramazan Tavsiyeleri

Dengeli ve sağlıklı beslenmenin sürdürülebilir olması için hem iftar hem de sahur öğününde su ve doğru gıdalar tüketilmeli. Kan şekerini hızlı yükseltip, kısa süreli tokluk sağlayacak karbonhidrat yerine, protein türevi besinlerin tüketilmesi daha uygun olur. Kan Şekerinin dengede olması hem sağlığınız için önemlidir, hem de açlığa toleransı artıracaktır. İftarda su ve 3 hurma, sonra da bir nefeslenmeli… Hurma, susuzluk ve açlığı önleme ve kan şekerini dengede tutma konusunda çok etkili bir besindir.

Ramazan ayında vücuttaki sıvı ve minerallerin dengesinin korunması sağlık açısından en önemli nokta. Sıvı ve mineral kaybının önüne geçebilmek için her iki öğünde de yeterince su tüketilmeli, Sıvı tüketimi, metabolizma hızı için de çok önemlidir. Ayrıca günlük tüketeceğimiz 1-2 su bardağı maden suyu da kaybettiğimiz minerallerin yerine konmasında bize fayda sağlayacaktır. Gerekirse gıdalar haricinde mineral ve vitamin desteği alınmalıdır.

Beslenme rutinindeki değişiklikler, bağırsak florasını doğrudan etkiler. Bu değişiklikler şişkinlik, gaz, kabızlık ve ishal gibi sindirim sistemi problemlerini ortaya çıkarır. Posalı yiyecekler metabolizma hızımızı artırır. Nedir bunlar: Sebzeler, meyveler (özellikle kuru meyveler), kuru baklagiller ve tam tahıl ürünleri. Kullandığımız ekmeği tam tahıla çevirirsek, öğünlerde çiğ sebzeleri bol miktarda kullanırsak, haftada 2-3 gün kuru baklagil tüketmeye özen gösterirsek posa alımımızı artırmış ve böylece hem tokluk süremizi uzatmış hem oluşabilecek kabızlık ve sindirim sorunlarını çözmüş, hem de metabolizmamızı hızlandırmış oluruz. Probiyotikler, sindirim sistemi florasını yeniden düzenlemek, sindirim sorunlarını gidermek için çok önemli bir takviye grubudur.

Uzun süreli açlıklar ve uygun olmayan besinlerin tercih edilmesi, zaman zaman var olan gastrit gibi problemlerin tetiklenmesine neden olabilir. Gastrit ve ülser gibi problemlere, mide asidini azaltan, H. Pylori yi hedef alan ve yara iyileşmesini destekleyen tedavi protokolleri geç kalmadan uygulanmalıdır.

Bir denge oluşturana kadar, gereğinden fazla besin tüketmek, hızlıca tokluk sağlayan karbohhidrat türevi gıdaları tercih etmek çok sık düşüen bir tuzaktır. Kan lipidlerinin ve kolesterolün dengesinin bozulmasına neden olabilir. Kan lipidlerini dengelemek için sağlıklı yağ asitlerinin yardımına başvurulabilir.

Her ne kadar, oruç tutmanın bağışıklık sistemini destekleyici etkisi bilinse de, beslenme ve uyku düzeninin bozulmasına izin vermek ve uygun şekilde beslenmemek bu dönemde bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olabilir. Bağışıklık sistemi sağlığı hayatın her anında mutlaka öncelikli olarak düşünülmesi gereken temel durumdur. Bağışıklık sistemine özel etkileri bilinen vitamin ve mineraller, bitkisel takviyeler destek olarak kullanılabilir.

İftar ve sahur sırasında özellikle ağır gıdalar tercih edilmemeli. Aşırı yağlı, tuzlu yemekler ve hamur işlerinden uzak durulması ve yavaşlamış olan sindirim sistemine aniden yüklenilmemesi gerekir. Uyku kalitesini ve vücut ritmini dengede tutmak için de ağır besinlerden kaçınmak önemlidir.

Uyku ve beslenme düzenini sağlayamayanlar için enerji kayıpları, yorgunluk ve bitkinlik problemleri olabilir. Enerji üretinmini destekleyen ve performans süresini uzatan takviyeler, bu dönemin daha kolay ve verimli atlatılmasına yardımcı olacaktır.

Hareketsizlik ve beslenme düzenini oturtamamak, kilo kontrolünde problemlere neden olabilir. Genellikle kilo alma ile tamamlanan bu sürecin olumsuz etkileri ile başa çıkabilmek için, yağ yakımını hızlandırıcı ve detoksu destekleyecek bir beslenme programı sağlanmalıdır. Mümkünse düzenli egzersiz yapmak ihmal edilmemeli, bu dönemin sağlığa faydalı, vücudun arınacağı doğal bir detoks olara değerlendirilmesi gerekir.

Bu sayfada toplum sağlığını yönlendirecek kesin bilgiler yer almamaktadır.